Makyaj Koleksiyonum 2020 - Fondötenlerim ve Bazlarım

Şubat 04, 2020 8 Comments A+ a-

Merhaba, 

Uzun bir süredir, makyaj koleksiyonumun büyüklüğü, asla kullanmaya sıra gelmeyen malzemeler, bir hevesle satın alıp kenarda unuttuklarım beni çok rahatsız etmeye başlamıştı. Bu konu üzerinde düşündükçe, durmadan yeni ürünler almamın asıl sebebinin hayatımdaki stres olduğunu fark ettim. Ben, hayatımdaki kaostan kaçmak ve rahatlamak için sürekli bir şeyler alıyordum ve bu bir çeşit bağımlılık haline gelmişti. 
Yanlış anlaşılmasın; makyajı, makyaj malzemeleriyle oynamayı, yeni ürünler keşfetmeyi çok seviyorum. Elimdeki tüm ürünler araştırarak, deneyerek, kendi paramla satın aldığım; biriktirdiğim ve sevdiğim ürünlerdi. Fakat, gereğinden çok fazla olmaları kendimi sorgulamama sebep oldu. Sadece doğal tonlarda makyaj yapan biri olarak, aynı renk skalasında onlarca ürüne gerçekten ihtiyacım yoktu, ya da sadece kırmızı ve nude oje süren biri olarak neden 100'e yakın ojem vardı. 
Bu sürecin sonunda, geçen sene mayıs ayında makyaj koleksiyonumu "kendimce" sadeleştirdim. Özellikle limitli olmayan, sıklıkla kullanmadığım her ürünümü arkadaşlarıma paylaştırdım, bir kısmını Hipder'e bağışladım. Kendimce diyorum, çünkü bence hala bir kişi için çok fazla ürünüm var ancak, sahip olduklarım en kıyamadıklarımdı. Artık, gerçekten çok istemedikçe ve bir ürünüm bitmedikçe yeni bir şey almıyorum. 


Fondötenlerim ve Bazlarım

Tüm bu kararlarım dolayısıyla, elimde kalan ürünleri ve şimdiki makyaj koleksiyonumu kategori kategori blogda yazmak, kendime bir arşiv oluşturmak istedim. Dolayısıyla, bu bir yazı dizisi olacak. Elimde olan ürünlerden kısaca bahsedeceğim ama ayrıntılı bilgi vermeyeceğim. Zaten bazılarının yazısı blogda var, ilgili linklere tıklayabilirsiniz. Bazılarının da yazısını ileride belki yazarım. Blog yazmak konusu benim için daha ne kadar devam edecek, bilmiyorum. Ancak, burayı çok seviyorum ve bırakmak da istemiyorum. Sadece bir süre sonra, eskisi gibi sık yazamayabilirim, diye düşünüyorum. Bugün, elimdeki fondötenler ve bazlardan başlayacağım. Sonra, her hafta 2 yazı olarak sırayla ilerleyeceğim. 


Fondötenlerim ve Bazlarım

Bourjois Always Fabulous Stick Fondöten: Elimde mutlaka bir stick fondöten tutmak istiyorum, bu formül benim günlük hayatımda kullanmayı tercih ettiğim bir formül değil ancak, seyahatlerde çok pratik oluyor. Akma, dökülme, tester kabına aktarma derdi olmadan yanımda ten ürünü taşımak için kullanışlı buluyorum. Bourjois fondöten sanırım limitli bir üründü, yazısını yazacaktım ama fırsat bulamadım. İnce yapılı, azdan ortaya örtücülüğü olan ve kuru cildime uygun bir ürün, memnunum. Bendeki en açık rengi 110 numara light vanilla rengi...

Lov Lovtime 18 Hour Lasting Foundation: Lov markası ülkemizde satılmıyor. Bu fondöteni yurt dışında denediğimde, çok beğenmiştim. Satın aldığıma da hiç pişman değilim. Saten bitişli, orta kapatıcılığa sahip, bence her cilt tipinin kullanabileceği bir fondöten... Bendeki rengi 10 numara, ivory elegance, sarı alt tonlu açık bir renk ve ten rengimle hemen hemen aynı, alt tonu uyunca çok az koyuluğu pek belli olmuyor. Bir ara yazısını yazsam, güzel olacak. 


Fondötenlerim ve Bazlarım

Loreal Bb C'est Magic: Beyaz renkli, içinde pigment topları olan, incecik yapılı, günlük kullanmayı en çok sevdiğim ten ürünü bu! Kapatıcılığı hiç yok, sadece cilt tonumu eşitliyor, yüzümde varlığı yokluğu hiç belli olmuyor. Tek dikkat edilmesi gereken kısmı, mutlaka fırçayla uygulanması gerekiyor. Elle uygulandığında vücut ısısıyla birlikte rengi çok turunculaşıp koyulaşıyor, o yüzden bu formülleri ısınmalarına izin vermeden fırçayla yaymak gerekli. Kuru cilde çok uygun ama bence bu fondöteni de her cilt tipi kullanabilir; ne mat ne ışıltılı, çok sağlıklı bir bitişi var. Bunun da yazısını yazacağım, umarım. Bendeki rengi light.

Pure Beauty Bb Cream: Beni takip ediyorsanız, malum olaydan beri Watsons'tan asla alışveriş yapmadığımı biliyorsunuzdur. Bu bb kremi, yanlış renk alan bir arkadaşım, belki bana uyar diye verdi ama malesef rengi aşırı koyu ve çok parfümlü. Lila correctorla bile rengini kendi rengime uyduramıyorum. Bu bb kremin ilk versiyonunu seneler önce kullanıp sevdiğimi hatırlıyorum ama şuanda bana aşırı kalın geldi yapısı. Muhtemelen elimden çıkartacağım, kullanabileceğim gibi değil. Bendeki rengi ivory.

It Cosmetics Cc Krem: Bendeki rengi fair, serinin en açık tonu. Şuanda denemesi için Zeynuşum'da, bu yüzden fotoğraflarda gözükmüyor. Benim çok kuru cildimde mat duruyor, asla ışıl ışıl değil; kuruluklarıma tutunuyor ve onları çok belli ediyor. Bence, kuru ciltlere çok uygun değil ama bu rengiyle de alakalı olabilir, bilemiyorum. Fakat, inanılmaz örtücü; yarım pompası ile tüm yüzümü tamamen kapatıyor.


Fondötenlerim ve Bazlarım

Yukarıda, ten ürünlerimin swatchlarını da bulabilirsiniz. Ten ürünleri konusunda hala inanılmaz meraklıyım ama artık çok merak ettiklerimin testerlarını denemeyi tercih ediyorum. Bu kadar ilgili olduğum bir kategori olmasına rağmen, günlük olarak çok ince yapılı ürünler kullandığım ve çok az ürün kullanmayı tercih ettiğim kolayca bitiremiyorum. 
Elimde sadece üç tane baz var. Işıltılı bazlarımın hepsini elimden çıkardım, çünkü likit aydınlatıcılarımı baz olarak kullanmayı daha çok seviyorum. 


Fondötenlerim ve Bazlarım

Chanel Le Blanc De Chanel: Bu aydınlatıcı, çok amaçlı bazı ben tek başına bir ten ürünü olarak kullanmayı tercih ediyorum. Cilde aydınlık görünümü, onu sağlıklı ve içten içe ışıldıyormuş gibi göstererek veriyor. Parlak bir ürün değil. Hafif pudramsı bir bitişi olduğundan üzerine uygulanan her fondötenle anlaşamıyor. Tek başınaysa, cildim aşırı sağlıklıymış, sağlıkla ışıldıyormuş gibi çok güzel ve zarif duruyor. Makyajsız gün dostu, benim için. Çok seviyorum. 

Loreal Infallible Mattifying Primer: Bu matlaştırıcı baz, incecik yapısı ile benzerlerinden ayrılıyor. Kuru cildimde hiç bir sorun çıkarmıyor. Özellikle makyaj yapmak istemediğim günlerde aşırı parlak güneş kremlerimin üzerine kullanıyorum. Fondötenlerin altında da çok iyi duruyor, çok ince olduğu için ciltte bir katman oluşturmuyor. 

Benefit The Pore Fassional: Gözenek gizleyici bazların atası ama ben hiç beğenmiyorum. Yapısı çok kalın, aşırı silikonlu... İyi ki, zamanında seyahat boyunu satın almışım. Zaten çok az kaldı, ite kaka kullanıyorum. Bitse de gitsek durumundayım. 


Fondötenlerim ve Bazlarım

Elimde olan tüm fondötenler ve bazlar bunlardı. Bu listenin zaman içerisinde nasıl değiştiğini izlemek benim için keyifli olacak. 

Sevgilerimle...

8 yorum:

  1. Blana'cım, It CC'nin Light'ını ne kadar çok seviyorsam, Fair rengi de bir o kadar tövbe est oldu benim için, biliyorsun... Fair işini beceremiyor markalar :/ Kullanmadığın ten ürünleri için Gardrops diyorum :) Lov'un yapısının güzelliği bu fotoda daha bir belli olmuş ya, Almanya'da dikkatimi çekmedi (belki de Rossmann'a giremediğimden). Ahmet Viyana'ya gidecek; ona söylerim :)) Yazının sonraki kısmını merakla bekliyorum, çok öpüyorum!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. It CC'nin lightını denedik bu hafta sonu kursta, inanamadık! Yapı olarak fair ile alakası yok cidden. Cc kremi kim istere koyacağım, It cc yi de gardropsa koydum, hayırlısı.
      LOV fondöteni çok öneririm, bendeki rengi bence sana da olur Başak'cım. Sana tester yapmış mıydım ben ondan?? Yapmadıysam, ilk fırsatta yapayım, mutlaka denemelisin bence.
      Çok teşekkür ederim canımcım, kocaman öpüyorum <3

      Sil
  2. Pore-fessional ile ilgili aynı görüşü paylaştığım birini bulmak güzel geldi. Bunun yanında sadeleşme fikrini ben de uygulamaya geçirmek istiyorum, hatta yılbaşının ertesi günü oturup bütün makyaj malzemelerimi ayıkladım. Artık çok fazla almıyorum. Dediğin gibi belki ben de bir şeylerden kaçıyorum alışveriş yaparak... C'est Magic'i fırçayla uygulamak hiç aklıma gelmemişti, bir de öyle deneyeyim. Yazını keyifle okudum, teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Porefessional'ı sevmeyen tek ben değilmişim, ben de bunu duyduğuma sevindim :D Sadeleşmek bana çok iyi geldi, hem gerçekten sevdiklerimi kullanmaya başladım, hem de evdeki gereksiz malzemelerden kurtuldum. Doğaya katkı olarak, gerekmedikçe almama prensibi de beni huzurlu hissettiriyor artık.
      C2est Magic'i mutlaka fırçayla denemelisin, elle hiç olmuyor o. Denediğim o tarz, beyaz ve renk topçuklu her ürün elle tupturuncu oluyordu zaten.
      Çok teşekkür ederim, çok sevgiler.

      Sil
  3. Loreal ikimiz de aynı amaçla kullanıyormußuz

    YanıtlaSil
  4. Ya Blanacım ne kadar güzel bir başlangıç olmuş, benzer bir şeyi benim de yapmam gerek, ilham vereceksin bana. Sevgiler canım çok öpüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Berna'cım :) Birbirimize ilham oluyoruz senelerdir :)
      Çok öpüyorum ben de <3

      Sil