Makyaj Koleksiyonum 2020 - Ojelerim

Mart 12, 2020 0 Comments A+ a-

Merhaba,

10 sene önce sadece iki tane ojem vardı. İnanması bile bugün zor geliyor. Flormar'ın iki farklı tonda kırmızı ojesini sürekli alırdım. Zamanla, her kozmetik mağazası alışverişimde sepetime bir oje eklemeye başladım, derken yüze yakın ojem oldu. Üç sene önce, bir silkelenip "ne yapıyorum" dediğim oje koleksiyonum bu zamana kadar küçüle küçüle bugünlere geldi. Bugün, makyaj koleksiyonumdaki ojelerimi karıştırarak son hallerini göreceğiz


Ojelerim

İtiraf etmem gerekirse, yukarıdaki fotoğrafı çekerken, kendi kendime "Eyvah!" dedim. Oje sayımı gerçekten çok azalttığıma inanıyordum, pek de öyle değilmiş. Gerçi, yukarıdaki yığına cilalar da dahil ama bu yine de gereğinden kalabalık oldukları gerçeğini değiştirmiyor. Açıkçası, oje konusunda da çok klasik biriyim; kırmızı, bordo ve nude renklerden başka oje pek sürmem. Şuanda elimde bu tonlar haricinde olanlar, gerçekten ara ara kullandıklarım... Kalan ne varsa, üç sene öncesinde elimden çıkarttım ve en az son iki senedir de biten üst kat ve alt kat cilası haricinde sadece bir tane oje satın aldım


Ojelerim

Yukarıdaki fotoğrafta top coatlarımı görüyorsunuz. Aslında bu kadar çok tırnak cilası elimde yoktu ama Zeynuşumun kullanmak istemediği bir kaç Sally Hansen cilayla bu kısımda popülasyon bayaca arttı. Şimdiden söylemeliyim ki, hepsini aynı anda kullanmıyorum. Teker teker gidip, bittikçe yenisine geçiyorum. 
Wet n Wild Hard As Ice top coat, bence en iyi uygun fiyatlı oje koruyucu cila! Bir şişe bitirdim, bu da yedeğim. En dayanıksız ojelerimin ömrümü bile 10 güne kadar uzatan, ojelerime şahane bir parlaklık veren, yapısı biraz kalın olmasına rağmen hızlı kuruyan çok beğendiğim bir ürün. Catrice Power Gel ise, Başak'cığımın favorisiydi, marka Rossmann'lardan çekilmeden alıp kenara koymuştum, bu da hiç açılmadan sırasını bekliyor. Sally Hansen Insta-Dry top coat ise, Wet n Wild'ı keşfedene kadar en sevdiğimdi ama artık o kadar da beğenmiyorum. Şu an, koyu renk ojelerimin üzerine kullandığım top coat bu, bitince Diamond Flash'a geçeceğim. Diamond Flash, Zeynuş'undu, şişe tam dolu değil, ben henüz denemedim. Golden Rose Color Expert ise, şeffaf bir oje aslında; ben bunu nude ojelerimin üzerine kullanıyorum. Ojelerimi koruma performansı da, bence hiç fena değil. 


Ojelerim

Base coatlarım da, yine Zeynuşum sayesinde sene sonu gibi kalabalıklaştılar. Şuan, Sally Hansen Miracle Cure kullanıyorum, bu benim 5-6 sene evvel keşfettiğim, düzenli kullanımda tırnaklarımı çok güçlendiren ve kalınlaştıran, çok faydasını gördüğüm bir ürün. Şuanda da, Zeynuşum sağ olsun severek kullanıyorum. Miracle Nail Thickener, yine Zeynuş'tan gelen ekipten; Miracle Cure bitince buna geçeceğim, zaten içinde çok az ürün var. Chanel La Base, tek başına bile tırnakta çok güzel duruyor. Yapısı incecik, ancak tırnakları sararmalardan korumuyor. Fiyatına değer mi, derseniz, bence değmez. Wet n Wild Megalast the Saving Base, Hard as Ice'dan çok memnun kalınca merak edip aldığım bir alt cila, yedekte bekliyor; hiç açmadım. Bee Pollen şişesinde Pastel'in oje kurutucu sıvısı var, artık şişeden gelmemeye başlayınca buna aktarmıştım, bu yazıyı yazana kadar da bitti. Mavala Thinner, oje inceltici ise, ağdalaşan tırnak ürünlerimin kurtarıcısı, şahane bir ürün! Senelerdir hep elimin altında duruyor. 


Ojelerim

Yukarıdaki ekip benim göz bebeğim! Kırmızı ve bordo ojeler en sevdiğim ve formülleri konusunda da en mızmız olduğum grup bu! Ayın 25 günü kırmızı ojeyle gezdiğimi düşünürseniz, seçici olmakta haksız sayılmam bence. 
Dior Diorific 951 Passion, markanın 3-4 sene evvelki bir yılbaşı koleksiyonundan... Şişesine vurulup almıştım ama rengi, kalıcılığı ve formülü de çok güzel. Tam bir bayrak kırmızısı, tek katta opak ve kırmızı bir ojeye göre bayaca kalıcı... Sally Hansen 610 Red Zin ve 575 Red Handed, en sevdiğim kırmızı ojelerden; Red Zin gelin ojemdi ve bittiğinde şişesini saklayacağım. Her ikisi de 5 senelik ve yapılarında en ufak bozulma olmadı. Chanel 18 Rouge Noir, klasik bir bordo oje; bittikçe almaya devam edeceğim. Chanel ojeleri seviyorum; yapıları ince, kolay kuruyorlar ve kalıcılar. Pahalılar ama, benim gibi zaten 2-3 renk oje kullanıyorsanız, bütçe de ayırabilirseniz öneririm, şişenin dibine kadar senelerce hiç ağdalaşma, bozulma yaşamadan bu ojeleri kullanabiliyorum. Yarısına geldiğinde fırça uzunluğu yüzünden çöp olmayan, doğru düzgün dizayn edilmiş ojeler bunlar. Essie 473 numara, markanın yılbaşı koleksiyonunun ojelerinden biriydi, bendeki 3 senelik. Çok güzel bir kiremit kırmızısı, tam opak olması için üç kat sürmek gerekiyor, iki gün kadar kalıyor ama benim için yeterli bir performansa sahip. Face Shop RD304 numaralı nar çiçeği rengini, marka ülkemizden çekilmeden almıştım, kaç senelik hatırlamıyorum. Bu kadar dayanıklı, iyi formüllü ve uygun fiyatlı oje hala bulamadım. Christian Louboutin, Rouge Louboutin ise, eşimin hediyesiydi. Bu ojeler ilk çıktığında büyük olay olmuştu, hatırlarsanız. Ben de, şişelerini çok beğenmiştim. Canımın içi Bora, beğendim diye yeni yıl hediyesi olarak almıştı bana, çok sevinmiştim. Fakat, verilen paraya yazık! Kimse kusura bakmasın, her hangi bir ojeden farkı yok, tek katta opak ama artık uygun fiyatlı markaların ojeleri de böyle; kalıcı değil, ertesi güne (top coatla) uçlardan çıkıyor. O fırça sapı çok kullanışsız, kocaman ayakkabı topuğu şeklindeki sap şık görünebilir ama asla kullanıcı dostu değil. Velhasıl kelam, Louboutin'den ayakkabı falan alın, oje almayın. 


Ojelerim

Gelelim, kırmızı skalası haricindeki ojelerime...
Sally Hansen 670 Midnight in NY, içerisinde mor-mürdüm yansımalar olan, üzerine vuran ışığa göre farklı görünen eşsiz bir siyah! Çok seviyorum. Golden Rose Ice Chic 52 numara, iki sene sonunda satın aldığım tek oje, koyu bir mor (son zamanlarda mor oje hevesim tuttu). Üç katta opak, bende hiç kalıcı değil, iki günü çıkarmıyor ama olsun, zaten çok sık sürmek isteyeceğim bir renk değil (bu arada, ojeler ne kadar pahalanmış, şoktayım). Dior 494 Junon, gri alt tonlu bir mavi, çok güzel bir oje; benim için marjinal bir renk ama aldığıma hiç pişman değilim, senelerdir de bende. Flormar Jelly Look JL13 Pale Eucalypt gri alt tonlu bir yeşil, bir arkadaşım hediye etmişti ve garip şekilde sevdim. Elimdeki tek Flormar ürünü bu, markadan artık alışveriş yapmıyorum, bitince de elimde hiç Flormar ürünü kalmayacak. Golden Rose Jolly Jewels 102 numara, gümüş bir glitter oje; kırk yılda bir diğer ojelerimin üzerine sadece tek tırnağıma sürüyorum. Senelerdir bende ve hiç bozulmadı. Sally Hansen Shell We Dance, Chanel şişesindeki açık pembe oje; fırçası ayrıldığı için bu şişeye aktardım. Çok sevdiğim, senelerdir bende olan ojem; inanılmaz kalıcı ve tırnakları çok temiz, elleri çok bakımlı gösteriyor. Loreal 104 Beige Countess, tek katta opak ve şahane bir bej rengi oje... Bu seri, yurt dışında satılıyor ve biraz pahalı ama performansını, yapısını seviyorum. 


Ojelerim

Ojelerimle birlikte, makyaj koleksiyonumun da sonuna geldik. Neredeyse, bir buçuk aydır yazdığım bu yazıları bitirmenin haklı gururunu yaşıyorum. Umarım siz de, sıkılmadan okumuş ve keyif almışsınızdır. 

Sevgilerimle... 

Fondöten ve bazlarım için buraya
Kapatıcılarım için buraya
Pudralarım için buraya 
Allık ve aydınlatıcılarım için buraya 
Bronzerlarım için buraya 
Likit allık-aydınlatıcı-bronzerlarım için buraya 
Far paletlerim için buraya 
Krem farlar ve göz kalemleri için buraya 
Kaş ürünlerim için buraya 
Far bazlarım, maskaralarım ve dudak kalemlerim için buraya 
Rujlarım için buraya

Mac rujlarım için buraya 
Lip glosslarım ve lip balmlarım için buraya tıklayabilirsiniz. 

Hiç yorum yok: